Özgür Eralp ile 50 günde 50 yıl:)

50 Yıl – 50 Gün: Hayatın İzlerini Paylaşma Zamanı
21 Haziran 2025… Benim için sadece bir doğum günü değil, bir dönüm noktası. Artık 50 yaşındayım. Dile kolay -asırla bile ifade edilebiliyor. Yarım asırlık koca çınar:)
21 Haziran benim doğumgünüm olmasının yanı sıra teknik olarak da Kuzey Yarımküre için yalnızca bir takvim tarihi değil; aynı zamanda doğanın döngüsünde en aydınlık gün, yılın zirve noktası. Bu tarih, yaz gündönümü (summer solstice) olarak biliniyor ve gündüz süresinin en uzun, gecenin ise en kısa olduğu gün olarak kabul ediliyor.
Bu özel günde, Güneş ışınları tam olarak Yengeç Dönencesi’ne dik açıyla geliyor. Bu olay, sadece güneşin gökyüzündeki en yüksek noktasına ulaşmasını değil, aynı zamanda Kuzey Yarımküre’de yaz mevsiminin astronomik başlangıcını da simgeliyor.
Türkiye gibi Yengeç Dönencesi’nin kuzeyindeki ülkelerde, bu gün en erken gün doğumu ve en geç gün batımı yaşanıyor. İnsan bedeni ve doğa, en çok ışığa maruz kalır; bu nedenle yaz gündönümü, tarih boyunca yaşam, verimlilik, ruhsal aydınlanma, ve kutlama ile ilişkilendirilmiştir.Bu tarih, birçok kültürde yenilenme, yaşam ve bereketin sembolü olarak kutlanıyor.
Bu özel günü ve 50.yıl dönümümü sıradan bir kutlamayla geçiştirmek istemedim. Hayatım boyunca biriktirdiğim binlerce kare, yüzlerce anı, deneyim ve hayal var. Şimdi, bunları yeniden görmek, hatırlamak ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu yüzden “50 Yıl – 50 Gün” adını verdiğim bir içerik serisine başlıyorum.
Nedir Bu Seri?
Her gün yeni ama aslında eski görsellerden oluşan içerikler, her içerikte bir başlık, hayatımın başka bir dönemi… 50 gün boyunca çocukluğumdan bugüne uzanan hayat yolculuğumun farklı duraklarını birlikte gezeceğiz.
Kimi zaman lise yıllarından bir kare, kimi zaman adliyelerden görüntüler.
Kimi zaman pansiyon işlettiğim yılların girişimci ruhu, kimi zaman bir üniversitede ders verdiğim anlar…
Evet bazılarınız Bodrum Turgutreis Dilek Pansiyon günlerine benimle birlikte gidecek, o günlerimi bilmeyenler belki bunları ilk gördüğünüz için şaşıracaksınız:)
Asker arkadaşlarım çok iyi hatırlayacak ama belki beni çok yakından tanıdığını düşünenler o günlerimi ilk defa görecekler:)
Üniversitedeki, etkinliklerdeki, eğitimlerdeki paylaşımlar katılımcıları o günlere götürecek ama hayatımdaki diğer anlarımı da görmeleri artık mümkün olacak.
Kedilerimi, sabah yürüyüşlerimi, verdiğim toplumsal kaygı mesajlarımı, eleştirlilerimi:) aslında gerçek dünya bakışımı whatsapp gruplarımdaki yakın dostlarım hatırlayacak belki ama sizler bunları ilk defa göreceksiniz- kendime not: sosyal medya hesaplarımın herkese açık olduğunu unutmadan ölçülü paylaşımlar olmalı:)- whatsapp gruplarımdaki özel dostlarıma özel içeriklerim devam edecek elbette..
Hangi Konular Yer Alacak?
Unutmamak ve belli bir plan dahilinde ilerleyebilmek için bazı başlıklar hazırladım ama kendimi biliyorum plana çok da sadık kalamam! gün ne getirirse ona göre günceller ve yenilerim:)
- Tabiki çocukluk, mahalle arkadaşları
- Ailem, gelenler – gidenler
- Oxge:)
- TED Ankara Koleji yıllarından ve sonrasından anılar
- Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki öğrencilik yıllarım
- İlk davalar, müvekkiller, duruşmalar ofis günleri
- Avukatlık, Baro, UYAP günleri
- ODTÜ Felsefe hikayem
- AÖF YBS yolculuğum
- Yayınladığım kitaplar ve makaleler
- Kedi dostlarım
- Askerlik günlerim
- Back to the Future – Bu başlık hayatıma biraz baskı ile girmiş olabilir:)
- Yemek-Yemek-Yemek Antepli olmamla bir ilgisi olmalı:)
- Gezmeler – Gezenti olmamla bir ilgisi olmalı:)
- Cafe ve pansiyon işletmeciliği dönemlerim
- Param ile finansal sektör hikayelerim
- Bookmark sevdam
- Legaltalks hikayem
- Kitle fonlama hayalim ve Trinkfon’un doğuşu
- ve tabi ki Hayatın bana öğrettikleri ve öğretemedikleri:)
Ve daha fazlası…
Sadece Fotoğraflar ve Videolar Değil…
Bu seri sadece görsellerden ibaret değil. Her postun yanında kısa anılar, notlar, düşünceler, belki de ilk kez paylaşacağım duygular olacak.
Bazı günler videolar, bazı günler geçmişten bir mektup gibi satırlar.
Gençken; Bizim zamanımızda diye söze başlayanlara çok itibar etmezdik:) Şimdinin gençlerinden de itibar beklentisi olmadan “Bizim zamanımızda” diye söze başlamak isterim. Gerçekten de bizim zamanımızda şimdi ki gibi fotoğraf ve video çekmek kolay değildi. Cep telefonları da dijital fotoğraf makineleri geldiğinde neredeyse orta yaş sınıfına gelmiştik. Fotoğraf çekeceksek içerisinde film olan fotoğraf makinesi ile çekip, sonra onu fotoğrafçıya götürüp banyo ettirip fotoğraf kağıdına bastırmak gerekiyordu. Video için ise büyük kameralarla çekim yapıp VHS veya Beta kasetleri çalıştıran videolarda izlemek gerekiyordu. Ses kaydı için ise bildiğin teyplerle çekim yapabilirdin siyah şeritli kasetlere. Anlatması zor sevgili gençlerin anlaması da zor:) Bizim yaşlardakilerin çocukluk ve gençlik fotoğraf ve videolarının toplamı belki de şimdiki gençlerin bir aylık çektiklerine sayıca eşittir:)
Hem çekmesi hem arşivlemesi hem dijital ortama aktarılması hem de işte böyle sosyal medyada paylaşarak yayınlanması yoğun bir emek gerektiriyor. Özetle arşivimde bulup da paylaşacağım görseller bizler için hazine değerinde.
Back to the Future – zamanda yolculuk mümkün mü? M.J.Fox yani Marty McFly bir geçmişe bir geleceğe gidip durdu BTTF film serisinde. Benimle birlikte siz de belki geleceğe değil ama birlikte geçmişe yolculuk yapabileceğiz:)
Dostlarımdan gelen fotoğraflar ve videolar olursa onlara da yer vereceğim. Bilenler bilir benim fotoğraf ve video arşivim iyidir. Ama biliyorum ki bende olmayan sizlerde olan fotoğraflar ve videolar ve yazamadığım anılar vardır. Büyük sabırsızlıkla onları bekliyorum. Yine bilenler bilir doğumgünlerimde bana hediye alınmasını hele ki parayla zaten alınabilen tişört, gömlek, kravat vs haz etmem. Uymayanları gidip değiştirmeyi düşünmek bile benim için fena:) Bana hediye mi vermek istiyorsunuz. Bende olmayan fotomuz, videomuz veya anımızı bana göndermeniz en güzel hediye:)
Neden Paylaşıyorum?
Yine bilenler bilir
2001 yılında başladığım ilk blog yazılarımda mottom ” Bilgi paylaştıkça çoğalır” idi.
Şimdi bunu güncelleme zamanı geldi:)
“Anılar paylaştıkça çoğalır“
Çünkü hayat sadece yaşanarak değil, paylaşılarak anlam kazanıyor.
Her birimizin kendi hikâyesi var. Benim hikâyem ise, yıllar boyunca belki farklı alanlarda farklı duygu ve düşüncelerle bazen de düşünmeden yürüdüğüm bir yol.
Bu seri, hem geriye dönüp bakmak hem de ileride yaşanacak günlerim varsa o günlere bir yön göstermesi için bir vesile.
Geçtiğim 50 yılda en çok beni neler mutlu ettiyse kalan ahir ömrümde onlara daha çok ağırlık vermeye gayret etmek için bir kılavuz olacak bana bu yapacağım paylaşımlar ve sizlerden gelecek olanlar.
Sosyal Medya Hesaplarım Üzerinden Yayınlar
Herkesin bir adı soyadı var. Benim ki Özgür Eralp – Gençlik yıllarıma giderseniz ÖSTOR diye bilen daha çoktur. Östor diye bilenler ilk çeyrek diyelim Özgür Eralp diye biliyorsanız ve Östor’u hiç duymamışsanız muhtemelen ikinci çeyrekte tanışmışızdır:)
Adımız soyadımız tek ama sosyal medya hesabımız çok. Stalk değil tabi ki:) ama avukatlık, danışmanlık, Bookmark, Legaltalks, Trinkfon vb derken içerik ürettiğim yerler çoğaldı ve dağınık hale geldi. Hele bir de whatsapp grupları var ki hayata dair asıl paylaşımlar orada dönüyor sanki.Benim açımdan takibi de iletişimi devam ettirmesi de neredeyse imkansız hale geldi.Bu içerik serisini artık sadece bir yerde değil, tek bir çatı altında, kendi adımla (ÖZGÜR ERALP) yürüttüğüm sosyal medya hesaplarımda paylaşacağım.
Yıllardır kurumsal hesaplar, farklı projeler ve platformlar üzerinden içerik ürettim. Ama artık 50 yaşıma girerken, tüm bu birikimi ve paylaşımları Özgür Eralp adı altında birleştiriyorum.
Eskiden sadece Facebook vardı; bir şey yazardın, herkes okurdu. Şimdi ise çok fazla mecra, çok fazla algoritma, çok fazla dikkat dağıtıcı var. Her birini ayrı ayrı yönetmek yerine, tüm içeriklerimi – ister iş hayatıma dair olsun, ister kişisel anılarıma ya da düşüncelerime dair – tek bir merkezde yayınlayacağım.
Çok düşündüm eski adıyla Twitter şimdilerde X, Linkedin daha çok iş amaçlı kullanıyordum. Oralarda mahalle arkadaşları, askerlik fotoğrafları, düğün videoları olur mu bilemiyorum:) İnstagram ve Facebook’ta iş, girişim ve yatırım paylaşımları nasıl karşılanacaksa orada da öyle karşılanacak sanırım. Mahalleler farklı ama mahallenin çocuğu aynı. Hem yeni algoritmalar da zaten içerikleri ilgilisine gösteriyor. Linkedinde hayatı geçen ama yoğu iş temposundan evlenmeyi unutmuş beyaz yakalı arkadaşlarımın:) belki düğün fotoğraflarımı görünce akıllarına evlenmek gelebilir. Ya da yemek fotolarını görünce iş molası vermeleri veya iş seyahatine gitmek için daha mantıklı ve anlamlı hale getirecek olan yemek duraklarını todolistlerine eklemenin gerektiğinin farkına varabilir. Siyasi gündemi yoğun olan X müdavimleri, hayatın asıl gerçeklerini de bir an olsun hatırlayıp belki bir çay demleyip geçmiş anılarına dalıp aslında tarihin tekerrür ettiğini farkedip hayatındaki siyaset dozunu biraz azaltabilir. Aynı şekilde İnstagram ve Facebook kaydırma sevdalıları da sahi hep boş işlerle mi uğraşıyorum sarmalından girişim ve yatırım paylaşımlarımdan belki de hayatını aslında dolu dolu yaşamayı sağlayabilecek yeni işlere yelken açabilir. Youtube; evet orası bayağı karışacak gibi. Çok projem var, tarih, coğrafya, felsefe, din o kadar çok hazırlayıp paylaşmak istediğim içerik var ki neyse ki algoritmalar gelişti, hesap değil içerik sizi bulur. Ve son olarak hayatıma yeni girecek Tiktok. Artık yaşlandım öyle her yeni sosyal medyaya giremem. Ama sanırım bu Tiktok tuttu. Bakayım orada nasıl bir sosyal yaşantı ekranı var?
Evet, içerikler biraz karışık gelebilir; bir gün avukatlık anısı, ertesi gün çocukluktan bir fotoğraf, belki başka bir gün hayata dair bir düşünce…
Ama artık sosyal medya da böyle çalışıyor: Hesaplardan çok içerikleri tanıyor, konulara göre sizi buluyor.
Eğer bu içeriklerin bir kısmı sizin ilginizi çekiyorsa, büyük ihtimalle zaten bir gün ekranınızı kaydırırken karşınıza çıkacaklar.
Benimle birlikte bu yolculuğa eşlik etmek isterseniz aşağıdaki sosyal medya hesaplarımı takipte kalmanız yeterli olacaktır. Yine bilen bilir TV programlarına çıkmadan önce paylaşımlarımda kullandığım mottom burada da geçerli.
Bekleriz efendim🙂
https://www.instagram.com/ozgureralp
https://www.facebook.com/ozgur.eralp.3
https://www.linkedin.com/in/özgür-eralp-46472948
https://www.youtube.com/user/ozgureralp
https://tiktok.com/@ozgureralpcom
Anılar paylaştıkça çoğalır – Bekleriz efendim:)
#ÖzgürEralp #Östor #50Yıl50Gün #KişiselMarka #HayatYolculuğu #BaroHikayeleri #AvukatlıkAnıları #AnkaraHukuk #TEDAnıları #KitleFonlama #Trinkfon #GirişimcilikHikayesi #YarımAsır